8 Haziran 2018 Cuma

KUTSAL TOPRAKLARI ZİYARET(UMRE)

Hayırlı Cumalar Çok Kıymetli Takipçilerim.
Allah resulünün yaşadığı mekanları görmek, yürüdüğü yerlerde yürümek, ashabının kabirlerini ziyaret etmek, onlarla ilgili hatıraları yad etmek, vahyin indiği ve tebliğ edildiği kutsal yerlerin havasını solumak, kıblemiz Kâbe’ yi tavaf  etmek  biz  müslümların  en tatlı özlemidir. Yüce Mevla'm davet etti, nasip etti   21.03.2018-04.04.2018 tarihleri arasında Kutsal toprakları ziyarette  bulundum. Ziyaretimiz kabul ve makbul olur inşallah. Rabbim gitmek isteyen herkese nasip  etsin  tarif etmek için kelimeler kafi gelmez sadece yaşanır.Umre dönüşü Eş Dost Arkadaş ve Akrabalarımızın  ziyareti dolu dolu günler yaşadım.
Umreye giderken Erzincan Havalimanında beni  yolculumaya gelen  kız kardeşim  ve ikizleri
Şema ile Elif  Ezesinin gülleri (Erzincan şivesinde Eze Teyze demek)
  Ayrıca yolculama ya gelen akrabalarımız
Canım  Annem kıyamam beni  yolcularken çok ağladı annem ağlama ben çok güzel yere gidiyorum neden ağlıyorsun  ben üzülüyorum deyince yavrum Allah'ım sana nasip etti ben sevincimden ağlıyorum deyince ben  ve beni yolculamaya          gelenler  duygulu anlar yaşadık. Allahım sağlıklı hayırlı uzun ömürler versin.
Yüzüne bakmaya kıyamadığım
Anacım ve Ben
 
Hac sırasında bir sahabe hasta annesini omzuna alarak Kabe’yi tavaf ettirmişti. Sonra Resulullah’ın (asm) yanına gelerek: “Ya Resulullah, annemi sırtımda taşıyıp tavaf ettirerek hakkını ödedim mi?” diye sorunca, Resulullah (asm): “Hayır, sana hamile iken alıp verdiği bir nefesin hakkı bile değildir

 Akrabamız Ümrane Abla ve torunu Berke (Küçük Hacı) ile Uçakta da beraber yolculuk yaptık.


 
İstanbul Atatürk Havalimanında SuudiArabistan'a gitmek için bekleme salonunda
heyecandan saatler hiç geçmek bilmedi.
 

22.03.2018 tarihinde saat 01:30 da Suudi Arabistan'ın Yanbu kentinde bulunan Yanbu havalimanına uçtuk.Seyahat süresi yaklaşık 3 saat 35 dakika sürdü.

atatürk havalimanı Yambu havalimanı uçuş haritası ile ilgili görsel sonucu
Yanbu  Havalimanı  
Yanbu Havalimanının iç görünüşü
Yanbu Havalimanının bahçesi
 
Yanbu Havalimanında giriş için kontrollerimiz yapıldıktan sonra Otobüslerle Medine ye gittik otele yerleştikten sonra Rehberlerimiz bizi Ravzayı mutahharayı ziyarete götürdüler Tarif edilemez sadece yaşanır göz yaşlarının sel olduğu anlar
MESCİDİ NEBEVİ içerisinde, Peygamberimizin, kabri şerifi ile mescidin o zamanki minberi arasındaki yerdir. Peygamber Efendimizin:EVİMLE MİNBERİM ARASI, CENNET BAHÇELERİNDEN BİR BAHÇEDİR buyurmuştur.
  Peygamber efendimiz -Hz. Ebubekir- Hz. Ömer’in kabirleri  yan yana  ancak kabirlerinin olduğu yere giremiyoruz resimde görülen yerden ziyaretimizi yaptık. Bu alanda yeşil halı üzerinde 2 rekat namaz kılmak çok sevap  Yüce Mevlam Kabul etsin inşallah..


Ziyarete açık olmadığı  zamanlarda uzaktan ziyaretimizi yaptık.
Yeşil kubbe görünüyor
Kervan nura bürünüyor
İçimde hasret bitiyor

Medinenin yollarında
Resulullah çağırıyor
Gönül sanki çıldırıyor
Bastığım yerler yanıyor
Medinenin yollarında
Doyâmâdım beytullâhâ
Doyâmâdım Resulullâhâ
Yâlvârıyorum Allâhâ
 Tekrar gitmeyi nasip etsin bana
 
  Mescidi Nebevi  Hz. Muhammed’in mescidi anlamına gelir. Medine şehrinde, hicretten sonra Hz. Muhammed ve sahabelerin birlikte yaptıkları ilk mescittir. Mescidi Nebevi Mescidi Resul, Mescidi Seadet ve Mescidi Şerif adları ile de bilinir.

Hz. Muhammed Medine’ye hicret ettiği zaman Ebu Eyyub el Ensari’nin evinde misafir olmuş ve oraya komşu olan Sehl ve Süheyl adlarındaki yetimlere ait olan arsayı satın alarak burada bir mescit yapılmasını istemiş ve temeline ilk taşı kendi elleri ile koymuştur.
 

Medine’de yapılan bu ilk mescidin duvarları kerpiçten, sütunları ise hurma ağaçlarından Tavanı ise hurma yaprakları ile örtülmüş.
 
Mescid-i Nebevinin  İlk inşasından görsel
                                 Mescidi Nebevi


 

Mescidi Nebevinin 81 adet kapısı var biz hacı arkadaşlar birimizi kaybetmeyelim diye 25.ci kapıyı kullandık.

   

Sabah Namazından sonra Mescidi Nebeviden görünüm
 
 
 
Mescidi Nebevide Akşam Namazı
  

 Allahım bana ve gitmek isteyen herkese Hac ve Umre nasip et  2019 yılında Eşimle birlikte  Hacca yazılacağız  inşallah en kısa zamanda çıkar özlem her geçen gün artıyor.
 
Mescidi Nebevinin iç Mekanından görseller


,


Otelden Mescidi Nebeviye giderken  kullandığımız  güzergah otelimiz yürüme mesafe 4 dakika sürüyordu.
 
Otelden Mescidi Nebeviye giderken  kullandığımız  kapı ( 6. kapı)
Rehberlerimizin bize söylediği kapılardan giriş çıkış yapmazsak  kaybolma riski çok fazla bize verilen yaka kartlarını ve otelin verdiği kartı yanımızda bulundurmak zorundayız.
 Uhud Dağına giderken
 Uhud Dağı
Uhud Savaşı'nda şehit edilen 70 sahabeden başta Hazreti Muhammed'in amcası Hazreti Hamza ve Musab bin Umeyr olmak üzere burada bulunan Uhud şehitlerini ziyareti sırasında duygulu anlar yaşanıyor.
Yüce Mevla'm benim ve tüm hacıların ziyaretlerini kabul ve makbul etsin inşallah
Uhud Şehitliği 
Selam Sana Olsun, Ey Resulullah’ ın Amcası Hz. Hamza
Selam Sana Olsun, Ey Şehitlerin Efendisi, Allah’ın ve Resul’ün Aslanı!
Selam Size Olsun, Ey Uhud Şehitleri
Selam Size Olsun, Ey Ashabı Muhammed (s.a.v.)
Sabır ve Sebatınız İçin Selam Size Olsun, Ey Şehitlerimiz Allah sizler için cennetinde ne güzel
nimetler hazırlamıştır…
Allah’ım Onlardan razı ol, derecelerini yüksek, makamlarını ali ve sevaplarını bol eyle. Amin.  
Hendek Savaşının yapıldığı yer
 
 Mescid-i Kıbleteyn 

 Peygamber efendimiz hicretin ikinci yarısının Recep ayına kadar namazlarını Kudüs’teki Mescid-i Aksa’ya yönelerek kılıyordu.  Mübarek din olan islamın ve peygamberinin kendisine has bir kıblesinin olmayışı halk arasında konuşulur olmuştu. Böylesine bir durumda efendimiz ve ashabı çok üzülüyordu. Efendimiz kıblenin kabe olmasını canı gönülden arzuluyor ve Allah(C.C) ‘dan gelecek haberi bekliyordu. Bunun üzerine Mescidi Kıbleteyn’de ashabıyla namaz kılan efendimize şu ayet inmiştir;
‘Seni elbette hoşlanacağın kıbleye döndüreceğiz. O halde hemen Kabe’ye doğru dön. Ey müminler sizde nerede olursanız olun namazda oraya doğru dönün .’
Bu ayeti kerime üzerine efendimiz
 Hz. Muhammed(s.a.v) namazı bozmadan
yönünü Kabe’ye dönmüş ve cemaat de saflarıyla
Kabe’ye dönmüşlerdir. Niyet edilip kıble olarak
Kudüs ile başlayan namazın son iki rekatı
Kabe’ye (Mescid-i Haram) yönelerek
tamamlanmış olmuştur.
Bu nedendir ki iki kıbleli  mescit anlamına gelen
Mescid-i Kıbleteyn denilmiştir. 
Mescidi Nebevi’ye 5 km. uzaklıktadır.


 Mescidin yerinde  büyük bir cami yapılmış  
Bu camii ziyaret edilerek iki veya dört rekat
Tahiyyet’ül-Mescid namazı kılınıyor ve dua ediliyor.
 
Cennetül Baki
Cennetül Baki  Mezarlığı, Mescidi Nebevi'nin karşısındadır. Peygamber efendimizin  yakınları, oğlu Hz.İbrahim  Hz. Fatıma ve oğlu Hz. Hasan burada metfundurlar. Resulullah (s.a.s.), hayatta iken bu mezarlığa sık sık uğrar ve burada yatan ashaba dua ederdi.  
 Üçüncü halife Hz. Osman  başlangıçta Cennetü'l Baki dışında bir mevkie defnedilmişken, zamanımızda mezarlık onun kabrini de içine alacak şekilde genişletilmiştir.
Hicaz Demiryolu Müzesi  
Osmanlı Padişahı 2.Abdülhamidin yaptırdığı demiryolunun Medine deki gar binası olarak hizmet ediyormuş şimdi ise müze olarak kullanılmaktadır.
 
 
 Müze İçinden fotoğraf  kareleri
 
 

 











                        





 

 
 
 

 


 

 
 
 
 



 




 

 


 
 



 
 
 
 


 
 



 


 
 Müzenin arka bahçesi 

Müzenin karşısındaki Camii
 
Halil Hoca Hurmalarımızı almak için bizleri Hurma bahçesine götürdü

 
 
 
 
  
 
Hurma ile insan arasındaki benzerlikler 
Hurmanın döllenmesinin ve yavrulamasının aynen insan gibi olması oldukça ilgi çekicidir. Döllenme olayı kış mevsiminde meydana gelir. Erkek hurma ağacından alınan polenler(tal) bir yerde kurutulur. Sonra dişi hurma ağacının tepesinde bir yarık açılmaya başlar. Bu yarık bölgeye belli oranda tal denilen kurutulmuş polenler konulur ve üzeri zarar görmeyecek bir şekilde sarılır. Böylece döllenme işlemi tamamlanır. Yeni filiz oluştuktan sonra kesilir ve dişi ağacın yakınına dikilir. Belli büyüklüğe ulaştıktan sonra da annenin yanından alınarak başka bir yere nakledilir. Hurma ağacının en verimli yılları 15 ile 40 yaşları arasındadır. 60 yaşından sonra da artık ya meyve vermez ya da çok az meyve verir hale gelir. 
25.03.2018 tarihinde (Pazar Günü) akşam namazından sonra  Otobüslerle Mekkeye  gitmek için yola çıktık Medine çıkışında Mescidi Zulhuleyfe Mîkat Mescidine  ihram namazlarımızı kıldık  yaklaşık 6 saatlik bir yolculuk ile Mekkeye vardık eşyalarımızı otele koyduktan sonra rehberlerimiz bizi Kabeye (Mescidi Harama) götürdüler 17.ci kapıdan içeriye girdikten sonra  hocamız gözlerinizi  kapatın ben açın diyene kadar gözlerini açmayın dedi gözlerimizi kapattık  daha sonra açın deyince gözlerimiz açıp  karşımızda Kabeyi  görünce o anda yaşadıklarımızı anlatmaya kelime bulamam 3 ay sonra bloğumda yazarken bile göz yaşlarıma hakim olamadım düşünün birde gözünüzü açtığınızda kabe tam karşınızda Allahım yaşamak isteyen herkese o anları yaşatsın..  
Tavafımızı yaptıktan sonra 2 rekat tavaf namazı kıldık sayımızı yapmak üzere Merve Tepesine gittik
 
 
 
Merve Tepesinden Sefa Tepesine giderek
 sayımıza başladık
 
 
Yeşil Işığın bulunduğu yere  gelince Erkekler Koşarak bayanlar yürüyerek yeşil ışığın olduğu alan geçiliyor.
 Sefa Tepesi
Kızımın Sınavı  nedeniyle, Eşimde Oğlumun okulu olduğu için gelemediler say yaparken bu çocukları çok sevdim fotoğraflarını çekmeden geçemedim.
 
 
 
 Kâbe'nin Üst kattan  görünümü


 
Peygamber Efendimizin (s.a.v) burağını bu sütunun olduğu yere bağlayarak Miraca yükseldiği yer 
Peygamber Efendimizin (s.a.v) dünyaya geldiği ev
 
Resimde görünen Tepe Hira Mağarasının
olduğu yer
HİRA MAĞARASI
 Peygamberliğinden önce Hz. Muhammed’in(s.a.v) inzivaya çekildiği mağara. Peygamber efendimiz 40 yaşına girdiği yılın kadir gecesinde, mağarada ibadet ederken Hz. Cebrail tarafından kendisine ilk vahyin geldiği ve peygamberliğin verildiği yer olan hira mağarası  
Hira mağarasına çok sıcak olduğu için gece  serinde çıktık mağaranın iç kısmı 


SERV MAĞARASI
Resimde görünen tepe Sevr Mağarasının olduğu yer
Hz.muhammedin(s.a.v)Mekke’den Medine’ye hicreti esnasında Hz. Ebu Bekir ile birlikte Mekkeli müşriklerden gizlendikleri sırada, bir örümceğin mağaranın girişini ağ örerek  mağaraya girmelerini  engellemiştir.
 c
CENNET-ÜL MUALLA
Cennet-ül Mualla Mezarlığında  Peygamber efendimizin dedesi Abdülmuttalip, amcası Ebu talip, eşi Hz. Hatice ile oğulları Kasım ve Abdullah’ın kabirleri burada bulunuyor. 

ARAFAT DAĞI
 Kurban bayramından bir gün önce (Zilhicce'nin 9. günü)haccın farzlarından olan VAKFE bu ovada ve 70 metre yükseklikte olan, 'Rahmet dağı' manasına gelen (Cebel-i Rahme) civarında yapılır. Arafat ovasının en yüksek tepesi olan CEBEL-İ RAHME'de Hz.Adem ile Hz. Havva validemiz, Cennet'ten sonraki uzun ayrılığın akabinde bu tepede buluşmuş, affı için bu tepenin üzerinde Allah'a yalvararak duaları kabul edilmiştir. Peygamber (s.a.v.) Efendimiz Veda Hutbesini, koyu yeşil taş yığınlarının meydana gelen bu Cebel-i Rahme tepesinde yapmıştır. 
 

  Çıkarken biraz zor oldu dinlenen dinlene çıktık
 

 CİN MESCİD-İ
Peygamber efendimiz  toprağa bir daire çizerek ondan bunu aşmamasını istemiş ve çizginin ilerisinde cinlere Kur'an-ı Kerim okumuştur. Sonradan bu dairenin olduğu yere inşa edilen mescide Mescid-i Cin (Cin Mescidi) adı verilmiştir. 
Mescidin dıştan görünümü 
    Cin Mescid-i 2000 yılında yıkılarak yerine tamamen yeni bir Mescit yapılmış
Mescidin İç görünümü
Şeytan Taşlanan Yer


Zemzem akan Çeşmeler 

Hz. İbrahim (a.s.), Cenab-ı Hakk'ın emri üzerine hanımı Hacer validemizi ve henüz süt emmekte olan oğlu Hz. İsmail'i bugünkü Zemzem kuyusunun bulunduğu yere bıraktı. O tarihte Mekke'de hiçbir insan yaşamıyordu. İçecek su da yoktu. Hz. İbrahim, hanımı ve oğlu için biraz hurma ve bir miktar da su bırakarak oradan ayrıldı.
Yiyecek ve içeceğin bulunmadığı bu ıssız yerde kalmak Hz. Hacer'e çok zor geldi. Ancak, kendilerini oraya bırakmasını Hz. İbrahim'e Cenab-ı Hak emrettiğine göre, düşünmek yersizdi. Çünkü, rızkı veren Allah elbette kendilerinin durumunu da görüyordu.
Bir müddet sonra Hz. İbrahim'in bıraktığı su bitti. Hz. İsmail ağlamaya, su istemeye başladı. Annesi ne yapacağını şaşırdı. Süt yok ki emzirsin, su yok ki içirsin. Hz. İsmail'in ağlamalarına daha fazla dayanamadı. Safa Tepesine çıktı. Birini görebilmek ümidiyle sağa sola baktı. Kimseyi göremeyince de Safa ile Merve arasında koşmaya başladı. En son Merve tepesine çıktığında bir ses işitti. Zemzem Kuyusunun yanında Hz. Cebrail'i gördü. Cebrail (a.s.) kanadıyla (bir rivayette ayağıyla) yeri kazıyordu. Nihayet su göründü. Hz. Hacer buna çok sevindi. Suyun aktığını görünce, “Dur, dur” manasında “Zem zem” dedi ve su akmasın diye önünü kesti, havuz gibi yaptı. Bir taraftan da testisini dolduruyordu. Suyu aldıkça yerinde kaynıyordu. Testisi dolduktan sonra sudan içti ve Hz. İsmail'i emzirmeye başladı. Hz. Hacer suyun önünü kesmeseydi ve onu kendi halinde bıraksaydı, bu su bir ırmak olacaktı. Yüce Mevla'm isteyen herkese yerinde içmeyi nasip etsin..

 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yapmış olduğunuz yorumlardan dolayı çok teşekkür ederim.